İstanbul Cupcake Masalı

247629_10151419361988157_843406391_n

 

Hep bir İstanbul masalı olacak değil herhalde 🙂 İstanbul’da bir cupcake’çi masalı , bir cupcake masalı da olabilir neden olmasın ?

Hele o kişi bensem küçük kız çocuğu evet hala olabilir 🙂 Evet çünkü hala çabalıyorum ki İstanbul’da bir cupcake dükkanım olsun diye 🙂

3 yıl oldu Misscookiess’i hayata geçireli , ve hala daha bitmeyen ve bence asla da tam olarak bitmeyecek olan , hep ilerleyecek olan bir proje . Hep bereber gitti, gitmek zorunda kaldı bazı şeyler, kurumsal hayat ve Misscookiess , gündüz kurumsal hayat gece Misscookiess , aslında Misscookiess benim için aşık olunan kaçamak sevgili oldu hep 🙂 hem hep yanımda oldu , hem de bir o kadar uzağımda , hem en çok güldüren oldu beni hem de en çok ağlatan 🙂 Aşk’ın bir kimyası varsa eğer Misscookiess benim için bir AŞK , hem de hep devam eden .

Kurabiyelerle başladı bu aşk en farklılarını , en ince detaylılarını yapmak için hep çalıştım ,gece gündüz. İlk yaptıklarım ve ilk siparişlerimi aldığım fotoğraflarıma baktıkça içim hep burkulur ve gururla bakarım o güzel fotoğraflara .

İlk defa bana güvenen insanlara , ilk defa insanlara güvenmeye ;

”ıı şey merhaba ben siparişinizi kargoya verdim ” derken titreyen dudaklara 🙂 Ama güzel di hep o anılar , sepet peşinde koşmalar , kutu peşinde koşmalar(ki hala koşuyorum orası ayrı:)), iş çıkışı bir an önce gelsin diye saate bakmalar ve sonrasında hemen Kabataş’tan tramvaya atlayıp Eminönü’nde pasta malzemeleri satan o sokak vardır ya , hani o sokak 🙂 Bilenler bilirler, oraları az gezmemiş olanlar bilirler, kolları torba kesiği olanlar bilirler, bilirler ki o 5 kg şekerhamuru ne kadar da ağırdır , eğer arabanız yoksa ..

Hey gidi günler, ilk model denemeleri ve en yakın arkadaşa göndermeler arkasından 30 tane soru , olmuş mu? rengi nasıl ? şekli düzgün mü? gibi gibiler. Ve sonrası bir sonraki daha da iyi olacak .

Böyle geçer işte ilk aşk’ların ilk günleri , hani hep onu anlatmak istersiniz ya bir yerlerde, hani böyle en ufak bir fırsatta , lafı O’na getirirsiniz ya 🙂 işte böyleydi aynen; ”ya biliyor musun ben böyle şeyler yapıyorum” diye başlayan cümleler kurardım sonra anlata anlata bitiremezdim tabi .

Ama hep söylerim beni bu arayışa iten şey ; Hep Bülent Ortaçgil’in başının altından çıktı , hep o şarkı yok mu istediğini yap, beni benden aldı , şarkıyla hayatımı sorguladım , kendimi buldum

– Eskiden iyi meslekti doktorluk, şimdinin modası mühendislik

Sana bir şey söyliyim mi ?

İyi meslek yoktur.

Mesleğini iyi yapan insanlar vaaaarrr

İstediğini yap , çok geç kalmadan , daha güç olmadan 🙂

İstediğini yap her şey bitmeden

 

Nasıl böyle güzel anlatılabilir ?

 

Öyleyse , hep söylemek istediğim şey şu ki ; istediğini yap cümlesi çok doğru bir cümle , inanın bir yolu var , öyle ya da böyle . Kurumsal hayattan kazandıklarıyla bir İstanbul’da bir cupcake dükkanına sahip olmaya çalışan ben , hala çalışıyorum, evet bir gün olacak 🙂 İsteklerinize olan inancınız hiç bitmesin, oturup ağlayın , kırıp-dökün belki bir yerleri, bir şeyleri ama asla inancınızı kırmayın 😉

 

Öyleyse, ”hayallaerimizi alıp mutluluk kulesine tırmanmaya hazır mıyız?”

 

Sevgiler.

 

Misscookiess